
36. Amerika Kupası bir dizayn yarışı mı olacak? sorgulaması yapmıştık birkaç ay önce. Foil teknolojisinin bu büyüklükte teknelerde kullanılmasıyla erişilen hızlarda, tekne dizaynının, tecrübenin önüne geçebilme ihtimalini sormuştuk.
Önceki Kupa’nın galibi olarak, henüz tamamlanan 36. Kupa’nın ev sahibi ve kurallarının da belirleyicisi konumunda olan Yeni Zellanda, üstünlüğünü koruyarak tekrar zafere ulaştı. Bu, pek çoğumuza gayet olağan gelebilir, ama yarışları ve takımları uzaktan da olsa takip ettiğimden, bunun o kadar kolay olmadığını ve önceki yazımızda sorguladığımız noktaların ne kadar geçerli olduğunu gördüğümden, Kupa’nın bitişiyle bu konuyla ilgili tekrar klavye başına geçtim.
Çok detaya inmeden şunu öncelikle söylemeliyim. 36. Amerika Kupası öncesi gerek Aralık 2020’de yapılan deneme yarışlarında, gerek Ocak 2021’deki Prada Kupası yarışlarında takımlar tekne dizaynlarında sürekli değişiklikler yaptılar ve bu değişiklikler yarışlar boyunca kendilerini gösterdi.
Her ne kadar Kupa’nın ilk birkaç günü, İtalya ve Yeni Zellanda takımlarının çekişmeli bir başlangıcına sahne olsa da, herkes Yeni Zellanda’nın teknesinin daha hızlı olduğu konusunda hemfikirdi. Uzman yelkenciler, yarışlarda İtalya’nın, tecrübeyi daha fazla konuşturduğunu ve daha agresif bir strateji izleyerek Yeni Zellanda’nın hızına karşı koymayı denediklerini ve daha iyi yarıştıklarını ifade ettiler. Ama, sonunda Yeni Zellanda’nın, yine tecrübeleriyle daha hızlı olan teknelerinin avantajını kullanabildiklerini de inkar etmediler.
Tüm yarışsever ve uzmanların ortak görüşü ise yarışın kaderini belirleyen 9. yarışın, Kupa tarihinin gelmiş geçmiş en çekişmeli ve güzel yarışı olduğu. Yelken sporunun doruk noktası kabul edilen bu yarış, çok değişken rüzgar şartlarında, takımlar arasındaki çekişme, hatalar stratejik ve fiziksel farkların sonuca olan etkilerinin bariz olarak görülmesi açısından mutlak izlemeye değer.
Peki Amerika Kupası biz keyif yelkencileri için ne anlam ifade ediyor?
Çoğumuz keyfi amaçlar doğrultusunda yelkenliyle uğraşıyoruz. Aramızda yarışa meraklı yani spor ve rekabet amaçlı yelkenciler olsa da biraz daha fazla hız için, yüksek bütçeler ve uğraş gerektiren foil teknolojisini teknelerine entegre etmeye yeltenecek fazla yelkensever olduğunu sanmıyorum.
Gelin görün ki Amerika Kupası, gerek tekne seçimi, gerekse özellikle eski veya hasarlı tekneleri yenileme projelerinde, tekne gövdesinde olsun, yelken seçimi ve pozisyonlandırmasında olsun, tekne performansını arttırmaya yönelik çok önemli ipuçları veriyor.
Örneğin bunlardan bir tanesi alabora olmaz denilen AC75 dizaynın, ufak ihmallerle bile çok da kolay alabora olabileceği. Bu bir bakıma şu da demek. Özellikle uzun mesafe gezi planlayan yelkenseverler, çoğumuzun daha alışık olduğu tek direkli teknelerden ziyade, hava ve deniz şartlarındaki ani değişimlere daha rahat cevap verebilecek, tek kişiyle hakimiyeti daha kolay, iki direkli ‘ketch’ tipi yelkenli tercih edebilirler. Aşağıda, Prada Kupası elemelerinde, ABD teknesinin alabora oluşunu nedenleriyle birlikte izleyebilirsiniz:
Bir gün bu yarışlara Türkiye olarak katılmak, kazanmak ve ev sahibi olmak dileğiyle…
E-Bültene üye olun
Bir Cevap Yazın