Bu sabah Konyaaltı’nda denize girerken, önümden geçen “SUP” çulara ya da diğer adıyla Paddle Board‘culara bakarak derin düşüncelere daldım. Bazen oluyor, minik bir şey, hayatla ilgili büyük bir şeye dönüşüyor.
Paddle Board’a bir türlü kanımın ısınamadığını söylemek isterim. İlk gördüğümde bu da nerden çıktı demiştim. Bu hissin aynısını bir de Hafız Mustafa baklavacısını ilk gördüğümde söylemiştim. İstanbul’da yaşayanlar bilir, bundan 10 sene kadar önce birden her yerde Hafız Mustafa Baklavacısı açıldı. Fesli bıyıklı bir adam ve üzerinde 1884’ten beri yazan bir tabela. 1884 yılından beri varolan bir baklavacıyı duymamış olmak… Üstüne üstlük birden bire hemen hiç beklemeden tüm turistlerin akınına uğrayan bir yere dönüştü. Sonradan öğrendim ki yurtdışında meşhur olup Türkiye’ye yayılarak, heryerde şube açtmışlar, bu yüzden bizden önce yabancılar bu zincir baklavacıyı biliyormuş.
Paddle Board’da aynen bu baklavacı gibi birden bire yayıldı. Ayakta kürek çeken insanlar. Ayak bileklerinden biri board’a bağlı, hafif bir kürek tutsağı havası var.

Muhtemelen güzel ve sağlıklı bir spordur ama bu sabah bunun aslında bir spordan daha fazlası olduğunu farkettim. Bu sistemin dayattığı bir gövde gösterisi.🙂
Güzel vücutlu baylar ve bayanlar görüş alanımıza girip kendilerini izlettiyorlar. Kano sporu bu anlamda yetersiz kalıyor çünkü vücudun büyük bir kısmı görünmüyor. Tam sahilde güneşleniyorsunuz ya da denize bakarak bir bira içiyorsunuz, karşınızdaki manzarada birden ayakta kürek çeken fit insanlar beliriyor. Yani manzara birden podyuma dönüşüyor. Bu saptamanın içinde biraz mizah olduğunu kabul ediyorum ama ciddi bir durum da var.
Dış görünümün çok önemli olduğu ve belki de her şeyden daha önemli olduğu bir çağda yaşıyoruz. 13-14 yaşındakiler büyüyünce estetik cerrahı olmaktan bahsediyor. Estetik için dünya para harcanıyor. Kalça küçültmele, eklemeler, yağ aldırtmalar. Ve tabi bütün parayı, zamanı, emeği vücuda yatırdıktan sonra insanlar bunu göstermek istiyor. Bu sebeple Paddle Board’u kim çıkardıysa insan sosyolojinden ve psikolojisinden anlayan biri olmalı.
Bundan sonraki her icat insanın kendini göstermesine imkan sağlamalı ki yaygınlaşsın.
Aşağıda bir Sup yarışı var, yarışçılar canla başka kürek çektikleri için pek estetik görünmüyorlar, daha ziyade hakikaten denizi süpürüyor gibiler.
Bir Cevap Yazın