Pandemi’yi bir de Marina Müdürü Can Akaltan’dan dinleyin

Pandemi’yi bir de Çeşme Marina müdürü Can Akaltan’dan dinleyin. Can Akaltan’ın yaşadığımız pandemi’ye ilişkin süreci ve bizi getiren durumu kendi kaleminden anlattığı yazısı aşağıda olduğu gibi yer alıyor. Zihnine ve kalemine sağlık!  Denizcilikle ilgili herkesin okuması gereken bir yazı. 

Pandeminin Marina ve Yat Sektörüne Etkileri

Dünya bir asır önce karşılaştığı İspanyol Gribine benze bir pandemi ile savaşıyor. Covid 19 üç ay içinde dünyaya yayılacak kadar bulaşıcı ve belli bir yaşın üzerindeki insanlar için tehlikeli  bir virüs. Sosyal mesafenin arttırılması, seyahat yasağı ve tecrit tedbirleri turizmde sert bir daralmayı tetikledi.

Gelin Marinalar ve yat turizmini doğrudan etkileyen bazı önlemleri hatırlayalım:

• 13 Mart’ta, 17 Nisan tarihine kadar Almanya, Fransa, İspanya, Norveç, Danimarka, Belçika,
İsveç, Avusturya ve Hollanda’ya gidiş ve geliş uçuşları durduruldu.
• 16 Mart’ta, İçişleri Bakanlığı, Türkiye’nin 81 iline korona virüs önlemleri hakkında bir
bildirim gönderdi ve eğlence yerleri ve restoranlar, kafeler, spor salonları, internet kafeler ve
sinema salonları gibi tüm halka açık toplantı yerlerini geçici olarak kapattı. Aynı akşam, Sn.
Fahrettin Koca, Mısır, İrlanda, İsviçre, Suudi Arabistan, BAE ve İngiltere’nin uçuş yasağının
uygulandığı ülkeler listesine eklendiğini açıkladı. Aynı gün, Türkiye’de ilk Corona Virüsü
vakası bildirildi.
• 18 Mart’ta Cumhurbaşkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan halkı evde kalmaya çağırdı.
• 19 Mart’ta Çeşme Ulusoy Limanı’nda ilk Corona Virüsü vakası tespit edildi. Gençlik ve Spor
Bakanı Mehmet Kasapoğlu futbol, voleybol, basketbol ve hentbol liglerinin ertelendiğini
açıkladı.
• 21 Mart’ta Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı saat 17: 00’dan itibaren 46 ülkeye daha uçuşun
durdurulduğunu ve toplamda 68 ülkeyle hava taşımacılığının kesildiğini duyurdu. İçişleri
Bakanlığı 65 yaşın üstünde veya kronik olarak hasta olanlar için sokağa çıkma yasağı ilan etti.
Duyuruda ayrıca gece yarısından itibaren restoranların, yemek yerlerinin ve pastanelerin
yemek için halka kapalı olduğunu ve sadece eve teslim ve paket servisi sunmalarına izin
verildiğini belirtildi.
• 22 Mart’ta Cumhurbaşkanlığı Kararı ile nafaka yükümlülükleri hariç olmak üzere tüm iflas
ve mali icra takibi 30 Nisan’a kadar durduruldu.
• İçişleri Bakanlığı, 28-29 Mart’tan başlayarak piknik yapmayı, kıyılarda balık tutmayı,
dışarıda fiziksel egzersiz yapmayı (şehir merkezlerinde hafta sonları koşma ve yürüme dahil)
yasaklandığını duyurdu.
• 3 Nisan 2020’de Cumhurbaşkanı Erdoğan, 30 büyük şehir belediyesine ve Zonguldak’a 15
günlük giriş yasağını açıkladı. Ayrıca, sokağa çıkma yasağı 20 yaşından küçükler de dahil
olacak şekilde genişletildi.

Alınan önlemler sonucunda hem ülkemizde hem de dünyada hayat neredeyse durdu.
Öncelikler ve planlar değişti. Ekonomiyi döndüren çarklar da tökezlemeye başladı.

Pandeminin marinalara ilk finansal etkisini aşağıdaki maddeler ile özetleyebiliriz.

• Dezenfektasyon, maske, eldiven, temizlik ve güvenlik giderleri artış gösterdi.
• Marina ticari alanlarında kiracılar birkaç teknik ofis ve süper market dışında kapatıldı.Marinaların kira gelirleri durdu.
• Marinalarda bulunan oteller kapatıldı.
• Ticari otoparklar kapatıldı.
• Avrupa’dan yapılan tüm bağlama ve tekne kiralama rezervasyonları iptal edildi.
• Çekek operasyonları sokağa çıkma yasakları nedeniyle neredeyse durma noktasına geldi.
• Yat yarışları ve benzeri etkinlikler iptal edildi.
• Sponsorluk ve reklam anlaşmaları iptal edildi.
• Sözleşme yenilemeleri azaldı.
• Sezonluk ve günlük tekne trafiği durma noktasına geldi.
• Elektrik, su, atık alım, komisyon hizmet gelirleri düştü.
• Borç tahsilatı zorlaştı ve nakit akışı bir risk haline geldi.

Bundan Sonra Ne Olacak?
Tüm bu finansal darbelerin ardından marinaları zorlu bir sınav bekliyor. Zira ekonomik destek paketinden marinalar için kısa çalışma dışında bir şey çıkmadı. Kira ödemeleri altı ay ertelendi ama yap işlet devret modeli ile yapılan tüm marinalar ocak ayında kiralarını zaten peşin ödediler. Turizm payı uygulamasında bir değişiklik yapılmadı. Prim ve vergilerin üç ay
ertelenmesi de orta vadede bir yarar sağlamayacak. Bazı marinaların döviz kredileri var. Bazıları da devlete döviz ile kira ödüyor. 15 Temmuz darbe girişiminden beri çeşitli makro ekonomik ile jeopolitik zorluk ve krizlerle uğraşan sektör zaten içinde bulunduğu yılı  kurtarmaya odaklanmışken bir de pandemi etkisiyle yüzleşmek zorunda kaldı. Marinalar, başta güvenli bağlama hizmeti olmak üzere verdikleri hizmetleri en iyi şekilde sürdürmeye, iş sağlığı ve güvenliği için hayati olan bakım onarımlarını tavizsiz devam ettirmeye en büyük yatırımları olan yetişmiş personelleri ile devam ediyorlar. Eğer kısa bir süre içerisinde mucizevi bir ilaç bulunmaz ise normale dönmek uzun zaman alacak. Yasaklar ve sınırlamalar adım adım kaldırılacak. İnsanlar restoranlarda menülere bakmak yerine masa mesafelerine odaklanacaklar. Sosyal mesafe kuralları alışverişleri ve tüketim alışkanlıklarını etkileyecek. Özellikle marina ticari alanları bu durumdan olumsuz etkilenecekler. Bazı firmalar bu sınavdan geçemeyecekler, iflas edecekler. İflas eden firmaların da deniz turizmine etkisi dolaylı olarak olumsuz olacak. Tüm olumsuz gelişmelerin yanında yatçılık ve yat turizmine salgınla birlikte ilginin artacağını düşünüyorum. Yatçılık en ayrıcalıklı ve butik turizm şekli. Birçok kişi tatil kararını virüs kapma ihtimalinin en düşük olduğu yatçılıktan yana kullanacaktır. Ülkemize gelebilecek yabancılar ve yerli turist her şey dahil konseptinden yatçılığa kayacaktır. Bu da deniz turizmine can suyu olabilir. Bir an önce salgına kalıcı bir çare bulunmasını ve deniz turizminin hak ettiği şekilde desteklenmesini umuyorum.

Sağlıklı ve mutlu günler dileğiyle.
Can AKALTAN

One Comment

  1. ali tokatlı Reply

    Can bey merhaba
    herkes gibi sizler de zor günler yaşıyorsunuz,ama tekne bağlama fiyatlarında hiç düşme yok.
    bu fahiş fiyatlarla hiçbir zaman zarar etmezsiniz

Bir Cevap Yazın

%d blogcu bunu beğendi: