Nomad’ın baştan kara tekne yanaştırmayla imtihanı

Tekneni bağlı olduğu limanda yanındaki bağlı teknelere rağmen aradan dikkatlice çıkarıp seyir yapmak nispeten kolay lakin gezmeler bitip geri limana geldiğinde çıktığın yere tekrar geri girmek kadar zor bir şey yok bir acemi için, malum teknelere fren koymayı unutmuşlar öyle de adet olmuş, frenli tekne icad edip üretmeyi akıllarına bile getirmiyorlar…

 Dolayısı ile orada frensiz teknenle baş başasın ve kader haince gülerek ağlarını örüyor üstelik gözünün önünde sana göstere göstere, başına gelecekleri biliyor durduk yerde geriliyorsun kıyıya yaklaştıkça.. Senin çıktığın yerde iki tarafında da bağlı tekneler vardı ya hani işte onlar da sana gıcıklık olsun diye senin boşalan yerine yayılmışlar öyle sere serpe senin alanını iyice kapatmışlar, karşıdan gördüğün o iki teknenin arasında minnacık kalmış araya sorunsuzca girecek ve kıyıya makul bir mesafede duracaksın ki mendirek kayalarına ya da marina betonlarına çarpmayacaksın.

Muhtemelen senin de ilk teknen kıçtantakma motorlu ve polyester olduğu için kıçı başı ayrı oynuyor, rölanti hızında dümen de dinlemiyor. Ahiret azabı gibi imtihanın başladı, hakkımızda hayırlısı…

Hani eskiden, çok eskiden henüz heyecanlı bir ergenken otomobil kullanmayı, park etmeyi öğrenirken başına gelmiştir illa, yandaki park etmiş başka bir arabaya sürtmüşsündür, usulca bakarsın ya etrafına kimse de görmemişse hemen sıvışıp iki sokak öteye park edip yırtarsın ya hani, işte teknede öyle bir seçeceğin yok mecburen oraya gireceksin…

Sen her ne kadar 50-100 mt karşıdan o ufacık arayı hizalayıp dimdik bir çizgide oraya girmeye çalışsan da pratikte o iş öyle olmuyor işte. Suyun akıntısı, rüzgarın durumu, dümenin minicik bir açısı, pervanenin dönme hızı vs vb onlarca değişken altındaki teknenin sağa yada sola başını açmasıyla sonuçlanıyor, tekne asla bir çizgi de stabil gitmiyor üstelik rolanti devirlerinde dümen de dinlemiyor o tekne.

Her şey aynı koşullarda üst üste defalarca %100 aynı şekilde gerçekleşse bile tekne mutlaka her seferinde hiç şaşmadan yanındaki teknelere doğru hamle yaparak illa onlara çarpmak istiyor. Bu durumumda da iki teknenin arasına yaklaştıkça senin de elin ayağın dolanıyor, ne yapacağını bilemiyorsun. Gireceğin yere yaklaştıkça tekne de inadına ya sağdaki ya da soldaki tekneye doğru yön değiştirip, sen tornistan yaparak kurtarmaya uğraşıyor, bir sürü gelgit yapıyorsun limanın içinde, üstelik etrafta da meraklı gözler üzerinde, daha beter bir durum. Karadan bir de akıl vermeleri, şöyle yap böyle yap, te allaam, ne sinir durumlar.

Hadi bir şekilde direk araya girdin diyelim bu sefer de gazı boşa aldığın halde tekne inadına hızlanarak mendireğin kayalarına ya da marinanın betonuna çarpmak ister. (Sen tornistan yaparak fren yapmaya çalışmana rağmen) artık can havli ile yandaki teknenin vardevela demirlerine sarılarak tekneyi durdurmak son çarendir ve öyle de olur.. Allahım bu nasıl bir bela, nasıl bir sınav! Üstelik onca hengamede tonoz ipini de alman lazım ki (asıl fren bu zira) o zaman rahat bir nefes alırsın. Yani o yanaşma esnasında gazı ince bir ayarda tutacaksın, tekne araya girince hızlıca tornistan yaparak gazı kökleyip frenleyerek teknenin durmasını sağlayacaksın, bir yandan tonoz ipini alacaksın ve bunların hepsini aynı anda yapacaksın, ne kadar çok iş.

Oysa öğretilen denizde sadece tek bir eylemin yapılacağı idi, tek ana tek iş.. Başka hiç bir işi olmayacak ve asla acele etmeyeceksin, bu ne yaman çelişki!

Kıyıya yanaşırken bu kuralların hiç biri geçerli değil ama! Bundan birkaç yıl sonra bu hallerimize belki gülüp geçeceğiz ama şu anda en büyük sorunumuz tekneyi sağ salim ve etrafa zarar vermeden kıyıya bağlamak.

Bakalım nasıl olacak ve bu sorunu kotaracağız, heyecanlı br hezeyanla bekliyorum…

Önerilerinize açığım.. selamlar..

NOMAD

Share

One Comment

  1. Işıl Deniz Tunalı Reply

    Deniz Giray’ın ” Tekbaşına marinada çıkış ve marina ya yanaşma” videosunu izlemenizi tavsiye ederim.

Bir Cevap Yazın

%d blogcu bunu beğendi: