Ayhan Sicimoğlu CNR Avrasya Boat show kapsamında nefis bir deniz sohbeti ile yer aldı. Ethem Dirvana ile karşılıklı sohbet içinde gelişen konuşmaları ile akılda kalan en önemli nokta şu oldu:
Denizcilik entellektüel bir hobidir ve denizcilik entellektüellere daha çok yakışır.
Denizi herkes başka anlatır; sorsanız bir Kadıköy Karaköy vapur hattında çalışan kaptana deniz nasıldır diye, kendi bakış açısından kimbilir neler anlatır.
Oysa okumuş, gezmiş, görmüş birinden denizi dinleyecek olursanız tadına doyum olmaz, Ayhan Sicimoğlu ve Ethem Dirvana’na da olduğu gibi…
Ayhan Sicimoğlu, kendine has üslübu ile yelkenciliği ve denizle olan ilişkisini anlatırken şunları söyledi: ”
” Ben teknemle açıldığımda ne müzik dinlerim hatta mümkün olursa cep telefonumu bile yanıma almam. Sadece denizi dinlerim. Hurisi olmayan bir cennette olmak gibi benim için denizde olmak. Hastasıyım! Arada bir fırtına çıkar ve insanı kendine getirir.”
Yunan adalarından Karayip’teki adalara kadar tecrübelerini anlatan Sicimoğlu ayrıca şunları söyledi, Türkiye denizlerinde gezerken bir kaya mezarı, bir lahit kısaca tarih çıkar insanın karşısına bu açıdan hiçbir yerle kıyaslanamaz buradan alınan keyif.
Türkiye’de denizle başlayan her sohbette olduğu gibi sohbet denizcilerin klasik sorunları ile kapandı:
Bağlanma sorunu, Denizlerin özensiz kullanımı, Yunan Esnaflarına nazaran Türk esnaflarının pahalılığı, tek konusu Deniz olan bir bakanlıktan yoksun oluşumuz vs….
Göçebe kültürden gelen, yayla insanı özellikleri gösteren bir toplumun denize alışması biraz zaman alıyor maalesef, yine de ümitliyiz…
Bir Cevap Yazın