Fuarda “denizde yaşam hissini” en iyi hangi marina verdi?

Fuarlarda bir marinanın ziyaretçilere aktaracağı en önemli duygu  “denizde yaşam hissi” olmalı çünkü ellerinde gösterebilecekleri somut bir ürün yok. Tekne bağlama yerlerini ya da kışlama alanlarını getirip stantlarına koyamazlar. Bu sebeple “marinalarına bağlanma hissini” ziyaretçilere tasarımın sınırsız olanakları ile geçirmek zorundalar. Bu açıdan baktığımızda bu yılki CNR Boat Show’da Bodrum Milta Marina oldukça başarılıydı.

Bodrum Milta Marina‘nın standında renkler, objeler, iç düzenleme, kesinlikle “bir teknem olsa gider bağlardım bu marinaya” dedirtti. Fuara böyle bir stand ile katılan bir marina mutlaka iyi olmalı hissini verdirdi.

Ege marinaları genel olarak denizde yaşam hissini verme konusunda başarılıydı. Teknelerin en çok Ege’ye yakıştığını bir kez daha bize anımsattılar.

Teos Marina resimler ve haritalarla denizcilik vurgusunu standına taşımış ve samimi bir atmosfer sağlamış.

Yalıkavak Marina zarif ve elegant bir havayı standına taşımış, sadece biraz mesafeli bir duruşu olduğunu eklemek gerek.

Çeşme Marina, tasarıma bu fuarda ayrı bir önem vermiş diyebiliriz. Giriş kısmında zarif ve doğal bir görüntü, arka panelde de tasarımın olanaklarından faydalanarak hoş bir pencere yaratmış.

Martı Marina, Gökova Marina, Güllük ve Port Iasos oldukça mütevazi stantlar kurmalarına rağmen yine de ziyaretçilerine samimi bir ortam yaratmışlar.

D Marinalarının standı  bu yıl oldukça gizemliydi. Her zaman olduğu gibi fuara iyi hazırlandıkları belliydi fakat bu yıl sadece bazı kişilerin içeri girebildiği bir iç bölüm yaratmışlar ve bu da bir gizem katmış. Benim aldığım his bu yıl stant tasarımcılarını değiştirmişler, geçen yılki stant daha dikkat çekiciydi.

Setur geçen yılın aksine bu yıl oldukça geniş bir alandaydı. Büyük bir marina zinciri olduğu gösteren kurumsal bir tasarımla fuara katıldıklarını söyleyebilirim.

Marin Türk kırmızı beyaz ile oldukça dikkat çekiciydi.

Ataköy Marina Türkiye’nin ilk marinalarından biri olduğunu kanıtlar gibi biraz ağır bir havası vardı. Mobilyalar bir parça vintage görünümlüydü.

Kıyı İstanbul geniş bir alanda güç gösterisi yapar gibi bir havası vardı.

Wim’in en büyük avantajı tam salon girişinde olmasıydı diyebilirim.

Sonuçta denizde yaşam hissini veren yine Ege Marinaları oldu. İstanbul marinaları bu hissin uzağındaydılar. 

Tasarımın, yaratıcılığın sınırsız gücünden daha fazla faydalanmaları dileğiyle diğer fuarları bekleyeceğiz…  

Bir Cevap Yazın

Marina Kedisi sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et