Kıçtankara’dan sonra Büyülü Gerçeklik

Bu sefer kıyıya vuran kitaplar arasında hikayesi deniz üzerinde değil ama denize yakın bir yerde geçen bir kitap var. Kitabın büyük bir bölümü  denizcilerin ülkesi olan Portekiz’de geçiyor. Hele ki bazı sayfalar Atlantik okyanusunun kıyısında…  

Kitapta kaç roman  karakteri var diye sorsalar ben Atlantik’i  de sayardım, en az  diğerleri kadar güçlü.

Büyülü Gerçeklik, denizcilerin bazılarının iyi bildiği  Kıçtankara adlı kitabın yazarı Bahar Öztürk’ün,  nacizane benim kitabım

İnsan kendi kitabını tanıtır mı? Sevdiyse ve okuyucusu ile alakalı bulduysa evet tanıtabilir. Büyülü Gerçeklik , Kıçtankara’dan sonra yazdığım ikinci roman. Roman yazmanın en iyi yanı; okumak istediğin romanı da yazmış oluyorsun. Hani bazı kitapların ya da filmlerin sonlarından şikayet ederiz ya kendin yapınca şikayet etmiyorsun:)  

Roman biraz gerçeküstü unsurlara sahip. Mesela baş karakter (Dora) insanların duygularını okuyabiliyor. Artık kime faydası varsa herkes birbirine benzedi demeyin, çünkü Dora bu yeteneği sayesinde hayatını idame ettiriyor. Bir de tabi ki esas oğlan var (Arda) Bu iki genç, 22 yaşındalar ve ikisi de ailelerinde pek de mutluluğu yakalayabilmiş değiller. Ailede mutlu olmayan çocuklar mutluluğu dışarıda ararlar. Zaten roman da İstanbul’da başlayıp Lizbon’da devam ediyor. Lizbon’un gerçek sokaklarında, Atlantik okyanusunun kıyısında… Lizbon’a daha önce gitmiş olanlar kitabı okurken tekrar bu etkileyici  şehri görmüş olacaklar (Söz).

Neden Portekiz? Bunu romandan bir bölümle cevaplayayım:

Annesi aldığı cevaplardan hiç tatmin olmamıştı. Tekrar sordu. “Neden Portekiz?”

 –Çünkü dilini bilmediğim bir yere gitmek istiyorum ve okyanus görmek istiyorum. İnan başka bir nedenim yok.

 Annesi koluyla kızının beline sarıldı ve başını sırtına koydu. Ona “kal” diyecek hakkının olmadığının farkındaydı. Kendisi kalmamıştı ki ona gitme diyebilsin. O da gitmişti ve bunun için mutluydu, bu sebeple ona engel olup başka bir hayata göç etme mutluluğunu esirgeyemezdi.

Dora Atlantik okyanusuna gitmeyi ve hatta buz gibi suyunda yüzmeyi kafasına koyar…

…. Kim bilir belki kendisini Atlantik Okyanusuna bırakırdı. Belki sert bir rüzgar onu okyanusa iterdi, belki ayağı kaymak isterdi, belki başı döner düşerdi. Belki göreceği sonsuzluk hissinden ürküp gerisin geriye koşarak kaçmak isterdi. Ne isteyeceğini bilmiyordu, sadece etrafını izleyerek evden ne kadar uzaklaştığını düşünüyordu ama diğer yandan evde kimsenin kalmamış olması artık orayı sadece dört duvara indirgiyordu ki dünyanın her yerinde kendine kapalı bir kutu bulabilirdi.

Büyülü Gerçeklik, iki gencin kendine has yöntemlerle gerçeğin kapısını aralayıp gerçeğin büyüsüne kapılmasıyla ilgili. Teknesinde yıldızlı bir gecede gökyüzünü izleyenler çok iyi bilirler gerçek güzeldir ve büyüler! Kimini denizde büyüler kimini ise karada…

E- Kitabı cep telefonunda ya da tabletinde okumak isteyenler için iki seçenek var:

Birisi android telefonu olanlar ya da tableti olanlar için  play books’dan indirebilir 

İkinci seçenek de kitabı  İdefix‘ten indirip  ve bir de kobo uygulamasını da idefix’den indirip her türlü cihazda okuyabilirsiniz.

Kitabı okuyanlarla bir gün kitabı Zoom’larız, görünen o ki bir süre daha Zoom hayatımızda olacak.

Kıçtankara’yı anımsamak isteyenler Deniz Kütüphanesine bakabilirler

Bir Cevap Yazın

%d blogcu bunu beğendi: