Son zamanlarda daha sık duymaya başladık, “İşi bıraktı dünyayı geziyor” laflarını. Kedisiyle gezenler, yalnız gezenler, sevgilisi ile eşi ile çocukları ile gezenler… Gezsinler gezsinler de nasıl alıyorlar bu kararı? İnsan kuaförünü, evini, işini, mahallesini, şehrini değiştiremezken, birileri kökten yaşamı değiştiriyor, karadan denize doğru… Ne kadar denizi severlerse sevsinler böyle kararlar almak yürek ister.
Psikologlara göre böyle yaşam değiştirici kararların altında 3 sebep var.
1- Acı çekmek.
İnsan büyük acıların ardından hayatını değiştiren büyük kararlar alabiliyor. Kayıplar, büyük düş kırıklıkları gibi aklınıza insana acı veren ne gelirse…
2- Gereğinden fazla sıkılmak.
Can sıkıntısı bir başka itici güç. İnsanın eğer canı gereğinden fazla sıkıldıysa her şeyi değiştirebilir. Naviga yayınlarından çıkan Kıçtankara adlı roman bu psikolojiyi gayet net veriyor. Roman karakteri denize açılma kararını vermeden önce boğulacak kadar sıkılıyor ve ani bir kararla denize açlıyor.
3- Yapabildiğini görmek.
Bu da insanın bir şeyi küçük küçük yapabildiğini görmesi ve sonuçta büyük kararı almaya cesaret toplaması ile ilgili. Önce Marmara sonra Akdeniz turu ve nihayet, oluyor işte diyerek dünyayı gezme kararı…